Son Dakika:
İşte Bakan Soylu'nun açıklamalarından satır başları: Ülkemizde ölümden kaçan insanlara kucak açtık. Bizler vicdanı taşlanmış bir millet değiliz. Mazlumu bir yük olarak gören bir millet değiliz. Avrupa'nın Batı'nın halini görüyoruz. Marketlerde kuyruklar başladı, tedarik zincirinde sorunlar yaşıyorlar. Elbette biz de etkilendik. Ama onlardan çok daha iyi yönettik. Aynı şekilde küresel göçü de yönetiyoruz. Her yıl yayınlanan küresel insani yardım oranına göre Türkiye en fazla yardım yapan ülkedir. Devletler de insanların karakteriyle oluşur. 'Açık kapı', hem bir devlet kapısı hem de gönül kapısıdır. Size başvuran herkes sizden yardım istemeye değil, kimisi ihbar için gelmiştir. Siz bu talepleri karşılarken annelerinizin, öğretmenlerinizin, ecdadımızın bize öğrettikleriyle bakmalısınız. Biraz önce AFAD'ın toplantısı vardı. 2 yıldan beri birçok afetle karşılaştık. İçerisinde deprem var, yangın var, çığ var... Karşılaşmadığımız afet kalmadı. Ama biliyoruz ki karşılaşsak da eğitime önem veriyoruz. İçişleri Bakanlığı olarak vatandaşlarımıza sunduğumuz hizmetlerde 2 bin 350 evrak türünü istemekten vazgeçtik. Neredeyse yüzde 70'ini artık istemiyoruz. Bunlara yönelik bir çalışma yaptık ve sistemi rahatlattık. Verimliliği artıran sistemler ürettik. Bir taraftan 'Açık Kapı'yı kurduk, vatandaşımıza gülen yüz gösterecek kadın jandarmalarımızın hizmet verdiği, eğitimden geçtiği bir güven merkezi masası kurduk. E-devlet dönüşümünde Bakanlık olarak çok önemli adımlara imza attık. Açık Kapı kurumu, bir tesadüf eseri değildir; Türkiye’nin 21. yüzyılda başladığı değişimin, dönüşümün, bir devrimin neticesi olarak ortaya çıkmıştır. Açık Kapı ile dünyanın gelişmiş ülkelerinden çok daha iyi bir noktada olabilecek bir anlayışı gerçekleştiriyoruz. Elinize daha kıymetli imkanlar sunacağınızı da bilmenizi isteriz. 'Açık Kapı' modern tabirle söylersek kapasiteyi çıktıya dönüştüren bir yapıdır. Açık Kapı, 81 il valiliklerinde müdürlükleri kuruldu. Bin 55 arkadaşımız bu birimlerde görev alıyor. Sonuçlandırma oranımız yüzde 99.75'tir. bu meseleye 'mış gibi' bakmamaktır. Sizlere son olarak ifade etmek istiyorum, fedakarlık gerektiren bir iş yapıyorsunuz. Sorununu uzun süre çözemeyen vatandaşlarla karşılaşıyorsunuz, bazen de 'bana nasıl davranacaklar' diyen insanlar karşılaşıyorsunuz. İnşirah suresinde geçtiği gibi 'Her zorlukla beraber kolaylık vardır'. Kapı kavramı bizim kültürümüzde önemlidir. Kapıyı sert kapatmayı ayıp sayan kültürün insanlarıyız. Biz size devletin yüzünü emanet ettik. Bu çok ağır bir yüktür. Dikkat edeceğiniz şey güler yüz, merhamet, takip. İnsanları kendi ezberlerinizle değil, dikkatle dinleyin. Her insan farklıdır, derdi garklıdır, izah şekli farklıdır. Onun için dikkatli olmalıyız, anlayışlı ve sabırlı olun. Devlet size özlük haklarınızı verir ama duayı halktan alırsınız. Her işiniz doğru gider hiç merak etmeyin. Her işiniz karşılaşacağınız belaları def eder.
Bakan Soylu burada yaptığı konuşmada, Suriye ve Irak tezkeresine 'hayır' oyu kullan ve ‘evet’ diyenleri ihanet ile suçlayan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na “Burada sizin huzurunuzda söylüyorum. Kılıçdaroğlu bunun hesabını verecek, millete de verecek sandıkta da verecek. Ne istiyor yani? Afrin’den Türkiye’ye füze mi gelsin istiyor? Kılıçdaroğlu ne istiyor? orası terör yatağı olsun, benim ülkemin huzuru bolsun, millet sabahtan akşama kadar terörü konuşsun, insanlar endişe içerinde mi olsun istiyor. Cumhurbaşkanımız talimatı vermiştir. Terör kaynağında kurutulacaktır.” dedi. Ayrıntılar birazdan…
Düzce'de 12 Kasım 1999'da meydana gelen depremin 22. yılı dolayısıyla Anıtpark Meydanı'nda düzenlenen anma töreni, afetin gerçekleştiği 18.57'de siren çalınmasıyla başladı. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu törende yaptığı konuşmada, depremde hayatını kaybedenlere Allah'tan rahmet diledi. Son iki yıldır Türkiye'de birçok afetle karşı karşıya kalındığını dile getiren Soylu, "Biz görevli bir milletiz ve bu topraklar da görevli topraklardır. Çok işimiz var bizim. Birçok sıkıntıyla, afetle, musibetle, belayla karşı karşıya kalıyoruz ama bilmenizi istiyorum, bu millet rahmetle buluşan bir millettir." diye konuştu. Soylu, Elazığ, Giresun, Van, Artvin, Rize, İzmir, Antalya, Muğla, Bartın ve Kastamonu'da çok sayıda felaket yaşandığını anımsatarak, şunları söyledi: "Şunun altını çizmem gerekiyor. Biz çocuktuk, memlekette deprem olurdu, sel olurdu. Kışın 6 ay Anadolu'nun köyleri kapanır, hamileler çocuklarını doğuramadan hayatlarını kaybederlerdi. Televizyonlarda hep şu söylenirdi: 'Nerede bu devlet?' Hep bunlarla büyüdük, bu bizim için öz güven yoksunluğuydu. Sayın Cumhurbaşkanımızın riyasetinde, Allah'a binlerce kere hamdolsun ki 'Nerede bu devlet?' dedirtmedik hiçbir zaman. Milletimizin en zor zamanında yanında olduk. Sadece bizler değil, devletin bütün kurumları, sadece onlar değil, sivil toplum örgütleri, gönüllüler. Kimisi bir parça ekmeğiyle, kimisi gönderdiği pabucuyla, kimisi mobilyasıyla, kimisi elini küreğine atarak temizlediği enkazla..." Türkiye dünyada birinci sırada Türkiye'nin, dünyanın en zengin ülkeleri içinde son 4 yılda yardım yapan birinci ülke olduğunu kaydeden Soylu, "Biz kimseye sırtımızı dönemeyiz, yalnız bırakamayız. Eski Türkiye'ye dönmemiz mümkün değildir artık. Daha güçlü, daha kuvvetli olacağız. Dünyanın birçok yerinde sıkıntı var. Kim bu sıkıntıya sırtını dönerse dönsün, eğer biz dönersek hem ecdadımıza ihanet etmiş oluruz hem de gelecek nesillerimize güzel bir emanet bırakmamış oluruz. Bangladeş'ten Yemen'e, Myanmar'dan Filistin'e kadar şuradaki insanlar ellerindekini oraya göndererek bir milletin nasıl olduğunu bütün dünyaya göstermişlerdir. Defalarca İdlib'e gittim, kolları kesik, bacakları olmayan, anne ve babalarını kaybetmiş çocuklar gördüm. Oralarda yetim evleri, köyleri oluştu. Bize 'Oralara sahip çıkmayın.' diyenler, ne bu medeniyetten nasibini almışlardır ne insanlıktan nasibini almışlardır ne de dinimizden kendilerine ait bir öğreti kalmıştır." ifadelerini kullandı. "Almanya, tam 3,5-4 ay vatandaşının yanına ulaşamadı" Bakan Soylu, Türkiye'yi hem depreme hazırlamak hem bu coğrafyada depremle karşı karşıya kalındığında felaket öncesi, o an ve sonrasında yapılacakları en iyi şekilde uygulamak için gece gündüz çalıştıklarını ifade ederek, bugün Tekirdağ'da 6 ülke ile deprem tatbikatı gerçekleştirdiklerini bildirdi. "Şu ana kadar 42 milyon vatandaşımıza temel afet eğitimi verdik." diyen Soylu, sözlerini şöyle sürdürdü: "Hedefimiz yıl sonu itibarıyla 51 milyondu. İnşallah onu yakalayacağız. 81 vilayetimizde afet risk azaltma planları yaptık. Yıl sonu itibarıyla 80 ili bitirdik, bir İstanbul'umuz kaldı, onu da bitireceğiz. Bizden önce Almanya'da sel afeti yaşandı. Biz Kastamonu, Sinop ve Bartın'da sel afetiyle karşı karşıya kaldık. Biz onlarınkinden daha büyük olan bu afetle baş ettik, sahayı temizledik, vatandaşlarımızla birlikte olduk, bir ay içerisinde oradan çıktık ve şimdi de evleri yapmaya başladık. Almanya, tam 3,5-4 ay vatandaşının yanına ulaşamadı. Geldiğimiz nokta budur." Bakan Soylu, 2000-2020 yıllarında deprem sayısının 6 kat arttığına dikkati çekerek, kendilerine düşen görevin afetlere karşı en yüksek seviyede tedbir almak olduğunu sözlerine ekledi. Program, dua okunması ve deprem yıkıntıları şeklinde oluşturulan alana karanfil bırakılmasıyla son buldu.
Burada önemli açıklamalarda bulunan Soylu, İYİ Parti'li Lütfü Türkkan'ın şehit ağabeyine ettiği küfürden dolayı tepki göstermeyen CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'na yüklendi. Soylu, 'Bize neyin hesabını soracaksın Kılıçdaroğlu? Sen birine hesap soracaksan şehit ailesine küfredenlere yüreğin yetiyorsa hesabını sor. Eğer yüreğin yetiyorsa 10 büyükelçi Türkiye'yi tehdit etti. İç işlerimize karıştı. Gıkın çıkmadı. Çünkü senin kasetle getirenler sana eğer onlara gıkın çıkarsa esas hesaba seni çekerler diye korkuyorsun.' ifadelerini kullandı.
Soylu’nun tweeti şöyle; Mehmet Barlas; Kazakistan Cumhurbaşkanı Tokayev’in, Menderes döneminde binlerce Kazak ailenin bu topraklarda karşılandığı ve Türk halkına şükranlarını ifade ettiğini yazdı. Bu Büyük Milletin karakteri sorumluluğumuz ve yüz akımızdır. Bu Milletin ferdi olmak, bizim için şereftir. Soylu’nun tweetinde bahsettiği Mehmet Barlas’ın o yazısı: “Tokayev, Menderes’i hatırlattı Olaylar akıp giderken bazen gözleri yaşartan, yürekleri titreten hadiseler de yaşanır. Bunlardan birine geçen gün tanık olduk. Eski adıyla Yassıada, yeni adıyla Demokrasi ve Özgürlükler Adası'nda toplanan Türk liderlerden Kazakistan Cumhurbaşkanı Tokayev şöyle konuştu: "Geçen yüzyılın ortasında kader sürgünüyle yollara düşen binlerce Kazak ailesini Anadolu topraklarında kucaklayarak karşılayan Adnan Menderes'i anmadan geçemem. Kazakların burada yerleşmesine, işlerini kurarak köklerini derinleştirmesine imkân sağlayan Adnan Menderes'e Kazakistan halkı adına Allah'tan rahmet, tüm Türk halkına da içten şükranlarımı iletmek istiyorum." SIĞINILACAK LİMAN Anadolu, bir Türk toprağı olduktan sonra dünyadaki bütün Türkler için sığınılacak bir anavatan da olmuştur. Sadece yaşadıklarımızı hatırlayalım... İkinci Dünya Savaşı'nda Sırpların zulmünden kaçan Boşnaklar, Soğuk Savaş'ta Bulgar zulmünden kaçan Türkler, İkinci Dünya Savaşı'ndan sonra Stalin'in sürgüne mahkûm ettiği Tatarlar, Çarlık Rusya'sı genişlerken kendilerine hayat hakkı tanınmayan Çerkezler hep Anadolu'da nefes almışlardır. Kırgız lider Tokayev'in Demokrasi ve Özgürlükler Adası'nda Adnan Menderes'i hatırlaması, rahmetli Başbakan'ı idama mahkûm edenlerin yüzlerini bir kere daha kızartmış mıdır acaba? KIYMETİNİ BİLELİM Hepimiz buralıyız, hepimiz bir yerlerden buraya geldik. Benim baba tarafından ailem 13'üncü yüzyılda Antep'e gelmiş. Anne tarafım Şahingiray, yani onlar da Kırım'dan gelmişler. Ailemde Çerkezler de var ama hepimiz Anadolu Türk'üyüz. Bunun kıymetini bilelim ve birbirimizin kuyusunu kazmayalım. Geçmişte bıraktığımız binlerce yıl, önümüzdeki binlerce yılın sağlıklı ve güvenli geçeceğinin teminatıdır. Bu gerçekleri hatırlatan Tokayev'e kendim ve milletim adına teşekkür ediyorum.”
Bir dizi toplantı ve temaslarda bulunmak üzere Adıyaman’a gelen İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Adıyaman Muhtarlar Konfederasyonunu ziyaret etti. Ziyarette bir müjde de paylaşan Bakan Soylu, Adıyaman il sınırları içerisinde hiç teröristin kalmadığını ve Adıyaman’ın asayişte Türkiye’nin en huzurlu kenti olduğunu ifade etti. "ASAYİŞ OLAYLARININ EN AZ OLDUĞU İL ADIYAMAN" Soylu, “Adıyaman’da güvenlik değerlendirme toplantısını yaptık. Emniyet genel müdürümüz, jandarma genel komutanımız, bakan yardımcılarımız ve valimizle yaptığımız değerlendirmede Adıyaman il sınırları içerisinde hiç terörist yok. Asayiş olayları konusunda Adıyaman birinci. İnşallah daha iyi noktalara gelir ve hiç olay olmaz. Şu an asayiş olaylarının en az olduğu il Adıyaman’dır. Şu an huzur, barış, kardeşlik var bu kentte” diye konuştu.
TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda gerçekleşen İçişleri Bakanlığının 2022 yılı bütçesinin görüşmeleri oldukça gergin geçti. Muhalefet milletvekilleri ile tartışan Bakan Soylu salonu terk etti. GARO PAYLAN PANKART AÇTI! 2022 yılı bütçesine ilişkin bilgilerin paylaşıldığı komisyonda ilk tartışma HDP'li Garo Paylan'ın usul hakkındaki konuşması sırasında çıktı. Paylan ''Bakan bey Hrant Dink cinayetinde parmağı olanları ve 10 bin dolar alan siyasetçiyi açıklasın'' dedi. Komisyon Başkanı Cevdet Yılmaz ise ''Suiistimal etmeyin, usul hakkında söz istediniz'' dedi. Paylan da ''Burası hesap verilen yer'' cevabını verdi. CHP'li vekiller komisyonda "10 bin dolar alan siyasetçi kim?" yazılı pankart açtı. Daha sonra İçişleri Bakanı Süleyman Soylu terörle mücadele kapsamındaki faaliyetleri anlatırken CHP Grup Başkanvekili Engin Özkoç'a dönerek, "Ben konuşurken gülme" dedi.Soylu'nun sözlerinin ardından tansiyon yükseldi. CHP'li, İYİ Partili ve HDP'li vekiller ayağa kalktı. Komisyon Başkanı Cevdet Yılmaz ara vermek zorunda kaldı. "SİZ DE BAŞKA ŞEYLER SÖYLEMEK ZORUNDA KALIRSINIZ" Aranın ardından başlayan ikinci oturumda da tartışma yaşandı. Soylu, " Sedat Peker'den 10 bin dolar maaş alan siyasetçi var" açıklaması hatırlatılınca, "Ben 10 bin doları alan siyasetçiyi söylerim siz de başka şeyler söylemek zorunda kalırsınız. Kılıçdaroğlu, Bylock kullanan vekilleri açıklasın, ben de 10 bin dolar alan siyasetçiyi açıklarım" yanıtını verdi.
Soylu, "2014'te 5 bin 558 kişinin katıldığı terör örgütüne bugün 48 katılım vardır. PKK, kilitlenmiştir. Bu yıl 5 tanesi de yurtdışından 48 kişiyi örgüte katmışken, son beş yılda 1.043’ü ikna olmak üzere, 2.072 örgüt mensubu teslim olmuştur" dedi. İçişleri Bakanı, "Bugün Bitlis Sarpkayaşar’da Eren 7 operasyonunu 680 kahramanımızla başlattı" diye konuştu. "Türkiye, terörle meşgul bir ülke olmaktan çıktı" Yurt içinde ve sınır ötesinde Türk Silahlı Kuvvetleri, emniyet, jandarma istihbaratları ve MİT arasındaki uyumun terörle mücadelede elde edilen başarıyı getirdiğinin altını çizen Soylu, sınır ötesi operasyonlarla Kandil'den Akdeniz'e uzanacak terör koridorunun engellendiğini, DEAŞ'ın ilerlemesinin ve etkinliğinin durdurulduğunu söyledi. Doğu ve Güneydoğu'da yapılan yatırımları anlatan Soylu, "Her şeyden önce Türkiye, terörle meşgul bir ülke olmaktan çıktı. PKK artık Türkiye'nin hafızasından silinmek üzeredir. Elebaşlarının bile ümitlerinin tükendiğini, Batı'ya yaptıkları sitem dolu çağrılarda görüyoruz." dedi. FETÖ'yle mücadele FETÖ ile mücadeleye de değinen Soylu, bu mücadelenin "son FETÖ mensubuna ulaşma" hedefiyle sürdüğünü dile getirdi. Süleyman Soylu, bu kapsamda bugüne kadar 319 bin kişinin gözaltına alındığını, 99 bin kişinin tutuklandığını kaydetti. FETÖ nedeniyle İçişleri Bakanlığından 45 bin kişinin ihraç edildiğini, 12 bin 847 kişinin de görevden uzaklaştırıldığını, 13 bin 509 kişinin görevlerine iade edildiğini belirten Soylu, "Mahrem yapılanma, büfe ankesör, örgüt evi, sınav soruşturmaları ve kurum yapılanmalarına yönelik olarak 77 bin operasyon yapılmış, ByLock'ta 99 bin tekil kullanıcı tespit edilmiştir. Büfe ankesörde etkin pişmanlıktan faydalanan kişi sayısı 8 bin 617, oranı ise yüzde 37'dir." diye konuştu. İçişleri Bakanı Soylu, DEAŞ'a yönelik 2016'da 783 operasyon yapıldığını, bu yılki operasyonun ise 1173 olduğunu ifade ederek, 2021'de 2 bin 438 kişinin gözaltına alındığını, 487 kişinin tutuklandığını bildirdi. Süleyman Soylu, son üç yılda 9 önemli terör eylemi engellenen DEAŞ'ın 31 Aralık 2016'dan bu yana eylem gerçekleştiremediğine dikkati çekti. Aşırı sol terör örgütlerine yönelik 2021'deki 249 operasyonda 615 kişinin gözaltına alındığını belirten Soylu, operasyonlarla bu örgütlerin de kadro kaybı yaşadığını, kırsaldan tamamen silindiğini kaydetti. “İşiniz gücünüz iftira, yalan" Soylu, uyuşturucu ile mücadeleye ilişkin açıklamaları sırasında, HDP sıralarından laf atılması üzerine, "Ben şimdi kimin uyuşturucu kullandığını söylerim." dedi. Bunun üzerine tartışma çıktı. Bu sırada HDP Diyarbakır Milletvekili Garo Paylan'ın, "Sayın Bakan, 10 bin dolar alan siyasetçiyi açıkla." sözlerine ise Soylu "Ben 10 bin doları söylerim ama siz başka bir şey söylemek zorundasınız. Gazi Meclisin mehabetine bir saygınız varsa Kılıçdaroğlu'nun bundan iki yıl önce söylediği, Meclis'te ByLock kullanan milletvekillerini tek tek açıklamayan... İşiniz gücünüz iftira, yalan." karşılığını verdi. Komisyon Başkanı Cevdet Yılmaz, araya girerek milletvekillerini sakin olmaları konusunda uyardı. Salon çok kalabalık olduğu için her şeyi göremediğini söyleyen Yılmaz, "Sayın Bakan'ımız, 'Bana laf atıldı.' diyor. İkili diyaloglara girmeyelim. Böyle bir usulümüz yok. Lütfen sakin olalım, zaten sayı fazla, sıkıntılı bir ortam var. Laf atanlara rica ediyorum, laf atmayın. Gün boyunca herkese söz vereceğim." şeklinde konuştu. Tartışmanın ardından sunumuna devam eden Soylu, "Sayın Başkan, metnimden çıkmak istemiyorum. Bir değil, birçok kez laf atıldı. Bana laf atılmazsa konuşmamı bitireceğim." dedi. Uyuşturucu ile mücadele "15 Temmuz'dan bugüne kadar, özellikle takip ettiğimiz ve birilerini çok rahatsız ettiği, itibarsızlaştırılmaya çalışılmasından anlaşılan, Bataklık Operasyonu, Cumhuriyet tarihinin en büyük uyuşturucu suç geliri operasyonudur" "(Uyuşturucuyla mücadele) Kolluğun yaptığı başarılı operasyonları görmezden gelen, yargının süreçlerini yokmuş gibi farz eden, kamuoyuna sadece yanlış ve yalan bilgi aktaran anlayış, elbette ki bizi bu mücadeledeki kararlılığımızdan vazgeçiremeyecektir" " Ege'de hem kaçak göçü engelliyoruz hem de Yunanistan'ın geri ittiği insanları ölümden kurtarıyoruz" "Önemli bir yeniliğin de haberini vermek isterim: Kimlik kartına e-İmza'nın yüklemesine bir ay içinde başlıyoruz" İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, "15 Temmuz'dan bugüne kadar, özellikle takip ettiğimiz ve birilerini çok rahatsız ettiği, itibarsızlaştırılmaya çalışılmasından anlaşılan, Bataklık Operasyonu, Cumhuriyet tarihinin en büyük uyuşturucu suç geliri operasyonudur." dedi. Soylu, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda, Bakanlığının 2022 yılı bütçesine ilişkin yaptığı sunumda, uyuşturucuyla mücadelenin uluslararası raporlarda teyit edilen bir başarıyla sürdürüldüğünü belirtti. Türkiye'nin, tarihinin en büyük uyuşturucu mücadelesini yürüttüğüne işaret eden Soylu, uyuşturucuyla mücadeleye ilişkin FETÖ'nün aylar önce servis ettiği yalan ve iftiraları TBMM çatısı altına getirmenin, Türkiye'ye her fırsatta kara çalmaya çalışanlara omuz vermek olduğunu söyledi. Bakan Soylu, "Kolluğun yaptığı başarılı operasyonları görmezden gelen, yargının süreçlerini yokmuş gibi farz eden, kamuoyuna sadece yanlış ve yalan bilgi aktaran bu anlayış, elbette ki bizi bu mücadeledeki kararlılığımızdan vazgeçiremeyecektir." diye konuştu. Uyuşturucuyla mücadelede gerçekleştirilen operasyonları ve yapılan çalışmaları anlatan Soylu, çok sayıda uyuşturucu maddenin Türkiye'ye giriş yapmadan ele geçirildiğini bildirdi. İçişleri Bakanı Soylu, "15 Temmuz'dan bugüne kadar, özellikle takip ettiğimiz ve birilerini çok rahatsız ettiği, itibarsızlaştırılmaya çalışılmasından anlaşılan, Bataklık Operasyonu, Cumhuriyet tarihinin en büyük uyuşturucu suç geliri operasyonudur ve bu operasyon kapsamında şu ana kadar 73 sanık hakkında iddianame düzenlenmiş, 2 milyar liralık mal varlığına el konulmuştur." ifadesini kullandı. “Kadına yönelik şiddette 'bir' sayısına bile tahammülümüz yok" Kadına yönelik şiddetle mücadeleye de değinen Soylu, "Kadına yönelik şiddette 'bir' sayısına bile tahammülümüz yoktur." görüşünü paylaştı. Soylu, kadına yönelik şiddeti oluşmadan önlemeyi amaçladıklarını vurgulayarak, bu konuda attıkları yeni adımları aktardı. Kadın Acil Destek Uygulaması'nın, Akdeniz Parlamenterler Asamblesi tarafından ödüle layık görüldüğünü anımsatan Soylu, bu uygulamayı 2 milyon 758 bin 120 kadının telefonuna yüklediğini dile getirdi. Soylu, yeni bir elektronik kelepçe izleme merkezi kurulduğunu, bugüne kadar 764 kişiye elektronik kelepçe takıldığını anlattı. Türkiye'nin trafik konusunda da önemli çalışmaları hayata geçirdiğini belirten Soylu, Birleşmiş Milletler'in 2011-2020'de trafik kazaları sebebiyle can kayıplarını yüzde 50 azaltma hedefini tutturabilen iki ülkeden birinin Türkiye olduğuna dikkati çekti. Düzensiz göçle mücadele Göç konusunda yapılanlara da değinen Bakan Soylu, Türkiye'nin, tüm dünyada dengeleri değiştiren göç meselesinin ve göçün sorumlusu olmadığını vurguladı. Düzensiz göçle mücadelede Türkiye'nin yürüttüğü politikaları anlatan Soylu, 2016'dan bugüne kadar ülkenin doğu ve güney sınırlarında engellenen kaçak göçmen sayısının 2 milyon 406 bin 6 kişi olduğunu hatırlattı. Süleyman Soylu, "Ege'de hem kaçak göçü engelliyoruz hem de Yunanistan'ın geri ittiği insanları ölümden kurtarıyoruz." sözlerini sarf etti. Bu yıl yaşanan orman yangınlarında, bazı illerdeki sel afetlerinde "Nerede bu devlet" dedirttirilmediğine işaret eden Soylu, Türkiye'nin afet yönetim başarısının yurt dışından bile takdir gördüğünü söyledi. Türkiye'nin nüfus vatandaşlık hizmetlerinde de devrim gerçekleştirdiğini vurgulayan Soylu, yeni nüfus müdürlüğü konseptinin 54 il ve 515 ilçe müdürlüğünde tamamlandığını aktardı. Yeni çipli kartların dağıtımının devam ettiğini bildiren Soylu, 2016'dan bugüne kadar 68,9 milyon kimlik kartı dağıtıldığını, Türkiye nüfusunun yüzde 75'inin kimlik kartının yenilendiğini kaydetti. İçişleri Bakanı Soylu, "Önemli bir yeniliğin de haberini vermek isterim: Kimlik kartına e-İmza'nın yüklemesine bir ay içinde başlıyoruz. e-İmza ile de vatandaşlarımıza yepyeni bir kolaylık sunacağız." diye konuştu.
